Özgürlüğüm ve malvarlığıma yönelik tehditlere rağmen borsada dönen dolaplara, bürokrasi, spekülatör, patron işbirliğiyle karartılan hayatlara ilişkin onlarca yazı yazdım, yetkilileri, regüle kurumları uyardım lakin nafile!
Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) verilerine göre borsada yatırımcı sayısı 2023 Ağustos ayından bu yana en düşük seviyeyi gördü ve o tarihlerde 8,5 milyona ulaşan yatırımcı sayısı 6,8 milyona geriledi. Borsaya davet edilen 2 milyon yatırımcının birikimlerini bırakarak ya da amiyane tabirle lanet olsun diyerek borsadan çıktığını görüyoruz.
Nasıl çıkmasınlar ki?
Sermaye piyasalarında makul bir ekonomik ya da finansal gerekçeyle açıklanması mümkün olmayan onlarca işleme, şirket ele geçirme, birleşme, halka arzlara ses çıkarmayan bir yapı olduğu sürece bu devran böyle devam eder.
Son zamanlarda yapılan Akfen İnşaat, Lila Kağıt, Mogan Enerji, Ege GYO, Armada Gıda, Cem Zeytincilik, Seğmen Gıda, Özata Denizcilik, Bahadır Kimya, Özyaşar Tel, Hareket Proje, Koç Metalurji vs halka arzlara bakıldığında, iskontolu yapıldığı iddia edilen halka arzlara rağmen halka arz fiyatlarının altında işlem görmektedirler.
Bu kadar da olmaz diyeceğiniz bir durum da geçen hafta yaşandı. Dört ay önce halka arz başvurusu yapan Pak Un konkardoto ilan etti. Bu durum halk arz raporlarının, izahnamelerin, hukukçu görüşünün titiz bir incelemeye muhtaç olduğunu göstermektedir. Ve bu noktada insanın aklına hemen şu soru geliyor, iskontolu diye yapılan halka arzlardaki iskonto oranları, değerlemeler, mali tablolar ne kadar doğru? Borsaya, halk açılmanın gayesi nedir? Borsa İstanbul halk açılacak şirketlere finansman sağlayıcı bir kredi müessesi midir? Küçük yatırımcı regüle kurumlara göre çantadaki keklik midir?
Yeni Türkiye'de bir tweet attık diye alt sınır 1 yıl olan bir cezadan dolayı mahpusta olsak da; içerde, dışarda nerde olursak olalım doğruları yüksek sesle söylemeye devam edeceğiz.
Enver Çevik, Kemal Akkaya, Batuhan Mumcu, Neslihan Mumcu, Mehmet Emin Birpınar, Emre Çamlıbel, Re- Pie Portföy A.Ş. işbirliğinde yapılan baş döndüren borsa operasyonları, şirket iktisapları ile ilgili SPK, Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığım şikayetlerin ne olursa olsun, araya kimi sokarlarsa soksunlar, kimi ararlar ve aratırlarsa aratsınlar sıkı takipçisi olacağım. Adalet er ya da geç tecelli eder ve devlet hep 18 yaşında...
Bu bağlamda gazetecilik, gerçek habercilik bilinmeyenleri, duyulmayanları kamuoyuna duyurmaktır. Aksi halde habercilik değil halkla ilişkiler olur.
İçeride bol bol okuma ve dinleme fırsatı oluyor insanın ve Stefan Zweig'in dediği gibi; "Korku cezadan çok daha beterdir, çünkü ceza bellidir, ağır da olsa, hafif de, hiçbir zaman belirsizliğin dehşeti kadar, o sonsuz gerilimin ürkünçlüğü kadar kötü değildir."
Ve bu günlerde en sevdiğim şiir Nazım Hikmet'in Hapiste Yatacak Olana Bazı Öğütler" şiiri.
Ne diyor şiirin sonunda ; "Kararmasın yeter ki sol memenin altındaki cevahir..."
Kalın sağlıcakla...